tahliye talebi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tahliye talebi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Nisan 2012 Cuma

tahliye dilekçesi

.......
SAYIN HAKİMLİĞİ'NE

.......

DOSYA NO :

TAHLİYE KARARI
İSTEYEN :

VEKİLİ :


DAVACI :


MÜDAHİL :

VEKİLİ :


SUÇ :Dikkatsizlik ve tedbirsizlikle yaralamaya sebebiyet verme.

SUÇ TARİHİ :

KONU :Sanığın tahliyesine karar verilmesine ilişkin talebimiz Hk.

AÇIKLAMALAR :
1-Dosyanın kapsamından ve trafik bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere dava konusu olay...........ve..........arası yol olan E-80 yolunda meydana gelmiştir. Trafik raporunda müvekkilime 3\8 kusur isnat edilmiştir. Ancak yolun şehirlerarası yol olması ve mağdurun yola aniden fırlaması gibi hususlarda göz önünde tutulacak olursa müvekkilime isnat edilecek kusur oranı daha da düşebilecektir.

2-Bunun yanı sıra dava konusu suç taksirli bir suçtur. Olay müvekkilimin istek ve iradesi dışında meydana gelmiştir. Kasıt söz konusu değildir. Müvekkilim bu olaydan sonra psikolojik buhrana girmiştir. Müvekkilim iyi niyetini göstermek ve olayın haksız sonuçlarını giderebilmek için mağdurun tedavi giderlerini karşılaması maksadıyla ona...........TL. ödemede bulunmuştur.

3-Dosyaya en son olarak ibraz olunan ../../.... tarihli rapora göre hayati tehlikesi kalkmış olup mağdur sağlığına kavuşmuştur.

4-Dilekçe ekimizde sunduğumuz belgeye göre mağdur şikayetinden vazgeçmiş, maddi ve manevi tazminat talep etmeyeceğini, hatta müdahil olarak da davayı takip etmeyeceğini belirtmiştir.

5-Sanık müvekkil evli, iki çocuk sahibi ve ticaretle uğraşan bir kişidir. Eşi hastadır. Evin geçimine katkıda bulunabilecek tek kişi müvekkilimdir. Ailesi müvekkilimin tutuklu bulunduğu günden itibaren geçim sıkıntısına düşmüştür. Bunun yanı sıra müvekkilimin işiyle ilgili bazı taahhütleri vardır. Bu taahhütlerini gününde yerine getirmezse ticari hayatı tehlikeye düşecektir.

6-Kanıtlar önemli ölçüde toplanmıştır. Kanıtların yok olma veya değiştirilme ihtimali mevcut değildir.

7-Sanık müvekkil sabıkasızdır. Ayrıca sabit ikametgah sahibidir. Kaçma ihtimali yoktur.

İSTEM SONUCU :
Yukarıda arz ve izah olunan ve resen göz önüne alınacak nedenlerle sanık müvekkilimizin bihakkın veya tensip kılınacak kefalet ile tahliyesine karar verilmesini talep ederiz.


SANIK VEKİLİ
.......

19 Mart 2012 Pazartesi

tutukluluğun kaldırılması talep örneği

GÖREVLİ AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NE GÖNDERİLMEK ÜZERE
( .... ) ASLİYE CEZA MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ'NE
……………

DOSYA ESAS NO. : ……/……..

TUTUKLULUĞUN DEVAMI
KARARINA İTİRAZ EDEN
(SANIK) : …………….- Halen ………… K.Ceza ve Tutukevinde tutuklu.

VEKİLİ : Av...

DAVACI : Kamu Hukuku

MÜŞTEKİ : .
VEKİLİ : Av. .

MÜSNET SUÇ : Dikkatsizlik tedbirsizlikle ölüme sebebiyet

MÜSNET SUÇ TARİHİ : …/…/…….

TUT. TARİHİ : …/…./…….

T. KONUSU : …….. ....Asliye Ceza Mahkemesi'nin …./…/……… tarihindeki "tutukluluğun devamına" ilişkin kararın kaldırılmasını (CMUK.298/II.f.) istiyor, nedenlerini sunuyoruz.

AÇIKLAMALAR :
1 …….... Asliye Ceza Mahkemesine, vekil eden hakkında, …/…/….. tarihinde TCK.nun 455/1-son, 40. ve 2918 sayılı Kanunun 119.ncu maddeleri gereğince "tedbirsizlik dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet" suçundan dava açılmış ve bu suçtan tutuklanmıştır.
2 Olay …/../….. günü saat …/…..: "... Vekil edenin sevk ve idaresinde bulunan ……… plaka numaralı araç …………… üzerinde …………istikametine giderken gidiş yönüne göre solda orta refüjde bulunan yaya ………….'in aniden yola çıkması ve vekil edenin fren ve sağa kırma tedbirlerine başvurmasına rağmen kurtaramayarak yandan çarpması sonucu meydana gelmiştir.
Dosyada bulunan tanıklardan …………..'ın beyanında: "...araç yavaş gidiyordu yaya şahıs sol taraftan aniden yola çıktı..." demiştir. Diğer tanık ………..'de aynı gün saat:…/…….. alınan ifadesinde; "...kaza yapan şoförü ve bir tanığı aracıma aldım ve ……….. Hastanesine intikal ettirdim..." demiştir.
3 Aynı gün tutulan trafik kaza raporunda da bu husus tesbit edilmiş ve sanığın asli kusurlu olmadığı belirtilmiştir. Duruşma safahataında kusur oranının daha düşük tesbit edilmesi de olasıdır. Ölen yaya asli kusurludur. Dosya içeriğinde buna aykırı bir bilgi ve tanık beyanı dahi yoktur.
4 Ayrıca vekil edenin delilleri karartma tehlikesi de kalmamıştır. Müştekinin ifadeleri ve raporlar, trafik kazası tesbit tutanağı tutulmuş, tanık ifadeleri tesbit edilmiştir.
5 Vekil eden, halen ……………. … Sokak .NUmaralı yerde "kaynak atölyesinde" çalışmaktadır. İşyerinde yardımcısı bulunmamakta, tek oğlu ………'ta halen askerde olduğundan evine ve çalışmayan eşinin bakımının sağlayacak kimsesi de kalmamıştır.
6 Bu hususları Mahkemeden tahliye talep ettiğimiz …./../……. tarihli oturumda da ileri sürdük. Buna rağmen: "...tutuklu sanığın üzerine atılan suçun vasıf ve mahiyetine delillerin henüz toplanmamış olmasına ve tüm dosya kapsamına göre tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına..." karar verilmiştir.
7 Belirtilen karar aşağıda belirtilen nedenlerle yerinde değildir:
(a) Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104.ncü maddesinin II.nci fıkra hükmünde; "...Soruşturma konusu olan suçun, kanunda öngörülen cezasının üst sınırı yedi yıldan az olmayan hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektirmesi..." denmiştir.
Vekil eden TCK.nun 455/1-son hükümlerinden yargılanmaktadır. Bu suçun cezası ise: "iki seneden beş seneye kadar hapis ..." cezasıdır. Bu hükümden yola çıkarsak tutuklama yasaya uygun değildir.
(b) Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104.ncü maddesinin II.nci fıkra hükmünde; "...veya sanığın ikametgahı veya meskeninin bulunmaması veya kim olduğunu ispat edememesi..." denmiştir.
Vekile eden, iş ve mesken sahibidir. Kaldı ki, işyerine kendisinden başka bakacak kimsesi de yoktur. Bir oğlu halen askerdir. Evde bulunan eşi de çalışmamaktadır. Bu nedenle tutuklamadan ötürü mağdur duruma düşmüştür.
(c ) Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104.ncü maddesinin IV.ncü fıkra hükmünde; "...Soruşturma konusu fiilin önemi veya uygulanabilecek ceza veya emniyet tedbiri dikkate alındığında tutuklama haksızlığa sebep olabilecekse veya tutuklama yerine bir başka yargılama önemi ile amaca ulaşılabilecekse tutuklamaya karar verilemez. ...." denmiştir.
Vekil edene isnat edilen suç taksirli bir suçtur. Kaldı ki; bu suçlarda kusura göre indirim de mümkündür(TCK 455/son f.). Olayımızda ise sanık asli kusurlu da değildir. Bunu belirtilen "Trafik Kazası Tesbit Tutanağı" dosya içeriğine, bulgulara ve tanık beyanlarına da aykırı değildir. Sanık hakkında daha önceden verilmiş bir mahkumiyet kararı (sabıkası) da yoktur.Bu durumda TCK.nun 59., 647 sayılı Kanunun 4.ncü ve 6.ncı maddeleri de uygulanabilir. Bu nedenle tutuklama ve devamına ilişkin karar yerinde değildir.
(d) Vekil eden delilleri değiştirmeye çalışmamıştır. Tam tersi yaralıyı hastaneye yetiştirme gayretindedir. Bu gayretleri sırasında ölüm hastanede gerçekleşmiştir. Bu da nadim olduğunun belirtileridir. Bu nedenle müştekinin duruşmadaki beyanları "dedikodu" niteliğini aşmamaktadır. Tesbitlerin aksine bir tesbit yapılmamış, "...şahitlerimiz tesbitten sonra olay yerini görmüş ve ölçmüşlerdir..." gibi çelişkili beyanlarda bulunmuştur. Bu beyan bölünmüş karayolunda karşıdan karşıya geçen yayalara yaya geçitleri haricinde karşıdan karşıya geçme hakkı da vermez.
8 Tutuklama zorunlu hallerde başvurulan bir tedbirdir. Aslolan yargılamanın tutuksuz yapılmasıdır. Bu düşünce ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104.ncü maddesinde değişiklik yapılarak tutuklama müessesesine açıklık getirilmiş, geniş yoruma müsait bazı haller tutuklama sebepleri arasından çıkarılmıştır. Ayrıca basit suçlarda tutuklamaya engel olacak hükümlere yer verilmiş ve tutuklamanın isnat edilen suç ile orantılı olma ilkesi hükme bağlanmıştır. Tutuklamanın yargılama önlemleri içerisinde en ağırı olduğu düşünülerek, daha hafif bir önlem ile (örneğin kefaletle salıverme veya yurt dışına çıkma yasağı) amaca ulaşılabilecek hallerde tutuklama yoluna gidilmemesi öngörülmüştür. [ CMUK. 104.ncü maddesinde değişiklik yapılması gerekçesinden...MOLLAMAHMUTOĞLU/SAVAŞ CMUK YORUMU Cilt:1 ss.638-639Ankara,1995]
9 Yukarıdaki nedenler ve vekil edenin tutuklu kaldığı süre gözönüne alındığında, bu haliyle tutukluluğun devam etmesi ileride mağduriyetine neden olacak niteliktedir. Bu nedenlerle vekil edenin bihakkın ya da uygun görülecek kefaletle tahliyesine karar verilmesini talep zaruri olmuştur.

SONUÇ VE TALEP : Belirtilen nedenlerle, vekil eden hakkında verilen "tutukluluğun devamına" ilişkin kararının kaldırılarak, bihakkın ya da kefaletle tahliyesine karar verilmesini, vekil eden adına saygı ile talep ediyorum.



Sanık .
Vekili:
Av. .

18 Şubat 2012 Cumartesi

tahliye talebi

………… ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NE GÖNDERİLMEK ÜZERE
NÖBETÇİ ASLİYE CEZA MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ'NE
………………

DOSYA ESAS NO. : .

TUTUKLULUĞUN
DEVAMINA İTİRAZ EDEN
(SANIK) : …………….-Halen …………K.Ceza ve Tutukevinde tutuklu.

VEKİLİ : Av. …………….
…….
DAVACI : Kamu Hukuku

MÜŞTEKİ : ……………. ……………. Şb.

VEKİLİ : Av. .
.
MÜSNET SUÇ : Karşılıksız çek vermek

MÜSNET SUÇ TARİHİ : …/…./…..

TUTUK.TARİHİ : …/…/…….

T. KONUSU : ………… Asliye Ceza Mahkemesi'nin …../……/……. tarihindeki "Tutukluluğun devamına" ilişkin kararın kaldırılmasını (CMUK.298/II.f. ) istiyor, nedenlerini sunuyoruz.

AÇIKLAMALAR :
1 Vekil edenin karşılıksız çek keşide etmek suçundan yargılanmaktadır. …./…../…… günlü oturumda "...sanığın belli adres ikameti olmadığı suç niteliğine göre CMUK.nun 104 ve müteakip maddeleri uyarınca gıyaben tutuklanmasına..." karar verilmiştir.
2 Dosyada, müştekinin şikayet dilekçesinde dahi şikayet edilen olarak müvekkilim gözükmemektedir. Dosyada bulunan imza sirkülerden de görüleceği gibi çeklerdeki imzalar vekil edene ait değildir.Diğer yetkili Serdar'a aittir.
3 İmza sirküleri …… yılında verilmiştir. Bu adresi bir yıldan uzun bir zaman önce tahliye etmişlerdir. Bu adres ikametgah değil o tarihteki iş adresidir. Sanığın "belli bir adresi ve ikametgahı" bulunmaktadır.Ancak dosyada bu yönde bir araştırma dahi yapılmamış, şikayet dilekçesindeki adresle yetinilmiştir. Oysa, Vekil edenin adresi:
……………………………..
4 Kaldı ki; CMUK.nun 104.ncü maddesi ile tutuklandığı için sanığın savunması dahi alınamamaktadır. Bu gibi durumlarda CMUK.nun 223.ncü maddesine göre tutuklama çıkarılırsa mağduriyete neden veren durumlar ortadan kaldırılır. Bu madde dahi sanığa tebligat yapılması halinde uygulanmalıdır. Oysa vekil edenin ne hazırlık ne de son soruşturma safhasında yargılamadan bilgisi yoktur.
5 Sevk maddesi ve başlangıçtan bugüne kadar tutuklanmamış olmasına rağmen delillerde bir değişiklik olmaması tutuklamayı yasal dayanaktan yoksun bırakmaktadır. Kaldı ki; duruşmada da vekil eden aleyhine yeni bir delil de ortaya çıkmamıştır.Adresin bulunamaması 104.ncü maddenin ile tutuklama gerekçesi olamaz. Kaldı ki müsnet suç takibi şikayete bağlıdır. Tutuklandığı süre de gözönüne alındığında mağduriyeti her gün artmaktadır.
6 Belirtilen nedenlerle öncelikle vekil edenin tutukluluk durumunun yeniden gözden geçirilerek tahliyesine karar verilmesini, bu talebimiz kabul edilmediği takdirde dosyanın bir üst Mahkemeye gönderilmesini istiyoruz.

SONUÇ VE TALEP : Belirtilen nedenlerle, vekil edenin hakkında verilen tutuklama kararının kaldırılmasına, bu talebimiz kabul edilmediği takdirde dosyanın …………….. Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilerek "tutukluluğun devamına" ilişkin kararın kaldırılmasına ve tahliyesine karar verilmesini, vekil eden adına saygı ile talep ediyorum.

…/……/…….
Sanık, …………. Vekili :
Av. .
EK:
A (Vekaletname sureti)

16 Şubat 2012 Perşembe

tahliyesi belirli süreli kira sözleşmesi feshi

………………… ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NE

DAVACI :


VEKİLİ :

DAVALI :


DAVA KONUSU : Belirli süreli kira sözleşmesinde sürenin dolması nedeniyle kira sözleşmesinin feshine ve davalının kiralananı tahliyesine karar verilmesi talebinden ibarettir.

OLAYLAR :
1. Davalı …………………., mülkiyeti müvekkilim ……………….'ye ait olan ve …………. ili, ………….. ilçesi ……… sokak No: ../… adresinde bulunan dairede …/…/…. başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olarak oturmakta ve halen aylık ……………….. TL.- kira ödemektedir.
2. Davalıyla müvekkilim arasında yapılan kira sözleşmesinin özel hükümler başlığını taşıyan kısmın 5. maddesinde; "kira sözleşmesinin bir yıllık olarak yapıldığı, her kira dönemi sonunda tarafların anlaşması halinde kira sözleşmesinin bir yıllığına uzamış sayılacağı, taraflardan birinin sözleşmeyi sona erdirmek istediğinde kira dönemi sonu olan 1 Temmuz tarihinden en az bir ay önceden karşı tarafa bildirmek suretiyle kira sözleşmesini sona erdirebileceği" düzenlenmiştir.
3. Müvekkilim…/…/…… tarihinden sonraki yeni kira dönemi için sözleşmenin yenilenmesini istemediğinden dolayı, davalıya …………... Noterliğinin …/…/…… tarih ve …………. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarname çekerek "yeni dönem için kira sözleşmesinin yenilenmeyeceğini ve kira sözleşmesinin …/…/…… tarihinde sona ereceğini, bu nedenle de davalının …/…/… tarihinden itibaren .. gün içinde kiralananı tahliye etmesi" gerektiğini ihtaren bildirmiştir.
4. Söz konusu ihtarnameyi davalı …./…/…….. tarihinde bizzat tebellüğ etmiş olmasına rağmen kiralananı bu güne kadar tahliye etmediği gibi, kira bedelini de ödememiştir. Bu itibarla, kiralananı tahliye etmeyen davalının tahliyesiyle, kira sözleşmesinin feshine karar verilmesi için iş bu davanın açılması zorunluluğu doğmuştur.

HUKUKİ SEBEPLER : Borçlar Kanunu m. 263 ve diğer maddeleri, 6570 Sayılı Kanunu, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve ilgili sair mevzuat

SUBUT DELİLLER : ……… başlangıç tarihli kira sözleşmesi, ………... Noterliğinin ../…/….. tarih ve …………….. yevmiye numaralı ihtarnamesi, Tapu Kayıtları, tanık beyanı, ve gerektiğinde her türlü hukuki deliller.

SONUÇ ve TALEP : Yukarıda sayılan nedenlerle, davamızın kabulü ile, Müvekkilime ait kiralananda …/…/……. başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olarak bulunan, kira sözleşmesinin süresinin dolmasına ve kira sözleşmesinin yenilenmemsine rağmen kiralayanı tahliye etmeyen kiracının tahliyesine, kira sözleşmesinin feshine ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.

……/……/2001
Davacı Vekili


EK:
1.) …./…./…… başlangıç tarihli kira sözleşmesi,
2.) ……………... Noterliğinin ../…/…… tarih ve ………….. yevmiye numaralı ihtarnamesi,
3.) Tapu Kayıtları.